Çocuğa her vurma şiddet midir?

Şiddet derken?

Duygusal Onarım Şiddeti Siler Mi?


Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şiddeti şu şekilde tanımlamış: “Şiddet; kendisine, başkasına, bir gruba veya topluma karşı KASTİ olarak fiziksel baskı veya güç kullanmak, tehdit etmek veya fiiliyata geçirmek, yaralama, ölüm, PSİKOLOJİK ZARAR, gelişim bozukluğu veya MAHRUM bırakmaya neden olmak veya bu durumların gerçekleşme İHTİMALİNİ artırmaktır.”

Bazen yaptıklarımız şiddet olarak görünse de şiddet olarak değerlendirilemez. Pedagojide bir davranışın şiddet kategorisine girmesi için “dürtü”süne bakarız. “Öfke, nefret, kızgınlık, bıkkınlık” gibi negatif duygular içeren hareketlere şiddet deriz. Dürtüsü şefkat kaynaklı “refleksif” davranışlar ise şiddet gibi görünen ama şiddet olmayan davranışlardır.

Örnek üzerinden gidelim: Çocuğunuz merdivenin kenarında ve adım atsa düşebilir. Tam son anda gördünüz. Hızlıca çocuğunuzu kaptınız ve bir tane de şaplak-tokat attınız. İçinde vurma olan bu tablo şiddet mi tartışalım.

Evet şiddettir veya hayır değil diyebilmemiz şu anlık mümkün değil. Çünkü yukarıda bahsettiğim gibi ebeveynin o anki dürtüsünün duygusal boyutunu incelemedik.

Eğer çocuğunuzu tehlikeden kurtardığınızda “Bıktım senin bu yaramazlıklarından” veya “Sen iyice şımardın” gibi cümleler kuruyorsanız bu davranışınızın içinde bıkkınlık veya kızgınlık var demektir, bu da sizin vurmanızı şiddet kategorisine alıyor.

Yok eğer “Annecim düşeceksin, bacağın acıyacak” veya “Düşersen canın yanar” diyen bir anneyseniz, sizin vurduğunuz durum refleksif olabilir.

“Olabilir” diyorum çünkü bunun kararını ben veremem, kalbinizden geçen duyguyu siz tanırsınız. Bir başkasını değerlendirirken de bunu hatırlayın. Devam ediyoruz.

Bir davranışa refleksif diyebilmemiz için, ondan sonra “duygusal onarım” gerçekleşiyor mu bakılır. Duygusal onarımı olmayan davranışlar refleksif olarak kabul edilemez.

Duyguya baktıktan sonra ne olacak da çocuğum vurmamdan etkilenmeyecek?

İşte en kritik nokta burası. Vurduktan sonrasında ne yapıyorsunuz?


Duygusal onarımları doğamız gereği yaparız, bir nevi otomatik tepki gibi düşünebiliriz. Çocuğunuzla kurduğunuz bağlanmışlığın ürünü olarak ortaya çıkar.

  • Kırıcı bir davranışın duygusal acı halini almaması için şefkat temelli “iyileştirme” davranışıdır.

Şiddet dediğimizde ise çocuğunuza “Bıktım senin bu yaramazlığından!” dersiniz ve vurursunuz. Çocuğunuzun acısının duygulara inmemesi için gayret göstermek yerine genellikle söylenmeye, içinizde birikmiş geçmiş zaman kırgınlıklarınızı boşaltmaya yönelirsiniz. Çocuğunuzu teselli etmek yerine, kendinizi rahatlatmaya çalışırsınız.

  • Böylece çocuğunuzun acısı bedeninde başlar, duygularına doğru iner.

Anne babasından tokat yiyen bir çocuk, yanağı acıdığı için değil, aşağılandığı için ağlar.

Bu yazıyı okuyan ve içindeki negatif duygu ile şiddet uygulamış veya uygulayacak olan ebeveynler burada öğrendikleri ile beraber duydukları pişmanlıkla duygusal onarım yapmaya çalışsalar faydası olur mu? (Tüm yazıyı bunu merak eden anne babalar için yazdım)

Cevap: Evet, yarar.

Anne babalar,
Öfkenizi kontrol edemeyip çocuklarınıza zarar verdiğiniz durumlarda, kızgınlığınızı uzatıp küsmeyin, kenara çekilip söylenmeyin. Duygularınızın esiri gibi davranmayın, yeni beceriler öğrenmek için gücünüzü kullanın.
Çocuklarınızın da hakkına girmiş olduğunuzu da hesap ederek çocuklarınıza sarılın, onlardan özür dileyin, onları korktukları için teselli edin.

Bunlar, çocuklarınızla bağlarınızın kopmaması ve acısının duygularına inmemesi için ihtiyaç duyulan üstün ebeveyn tutumudur.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s